4 Kasım 2009 Çarşamba

Yarı-ahlak

Çoğu insan bu işi tanrı korkusu ile hallediyor. İyi olmalıyım ahlaklı olmalıyım. Ya tanrı tanımaz birisi iseniz, yani ne biliyim agnostikseniz, o zaman ne sizi ahlaklı yapacak. İyi ve olması gereken şeyler korku ile sağlanabilir mi? Ya da cennet çıkarı kaygısı ile. İyilik ve ahlaklı olmak çıkar güderek, karşılık bekleyerek nasıl sağlanır ki. Ne kardeşler hatırlayamıyorum ama, Sokrates'e sormuşlar sanırım; ''nasıl ayırt edeceğiz ahlaklı mı, yoksa göze girmek takdir edilmek için mi yapıyor bir kişi iyiliği?'' diye. Detayları vardır ama oralarını da şimdi anımsamadım özet geçeceğim Sokrates ''insan bedeni için sağlık neyse ruh için de ahlak odur'' buyurmuşlar. Yani daha güzel ne denirdi bilemiyorum. Ama bu güzel sözlerin aksine ahlaklı olmak öyle çok insanı huşuya erdiren birşey değil, günümüzde hele kayıpları kazandırdıklarından çok!!! 




Burada bahsettiğim toplumun bize dayattığı ahlak değil, etrafa tam empati ile yansıtılan ahlak. Gerekirse sevdiklerinizi tanımadığınız kişiler için doğru olan, iyi olan uğruna karşınıza alma cüretini verecek ahlak inancından bahsediyorum. Bu doğaya aykırı samimi söylüyorum. Çünkü nedir doğal seleksiyonun ana kuramı güçlü olan yaşar. Gücün günümüzdeki motto'su ne kalabalık olmak, çünkü güçlü olanın, kalabalık olanın borusunun öttüğü bir düzen var. Nasıl olacak peki, ahlak için, iyi olmak için verilen tepkiler ve bunun sonucunda ruh beslenirken yalnızlaşma, doğal seleksiyonun kaçınılmaz sonucu zayıflama, yok olma? Burasını tam çözemedim.Bu dehlizin beni götürdüğü yer katı ahlakçılık eşittir yok oluş gibi birşey. Peki o zaman katısını boş verelim yumuşağına da razıyız diyelim. Kime katı kime yumuşak, sevdiklerimize, kaybetmeye korktuklarımıza karşı yumuşak, harcanabilirlere katı karışımı birşey mi? Bu zaten ahlaksızlık değil mi başlı başına?


Çevremize verdiğimiz tepkilere dışardan 3. bir gözden bakalım tek vereceğimiz imaj tutarsızlık olmaz mı? Bu yumuşak ahlak işi de yaş geliyor bana. Geriye ne kaldı ahlaksızlık, e bu yazıyı yazanın da onunla işi olsa burada kafayı sıyırmaz.





Onun için ben kararımın arkasındayım. Beni ne kadar yalnızlaştırır, kaç yel değirmeniyle daha düelloya girer yaralanırım bilmiyorum. Ama semi-morality gibi saçmalık olmaz. Amaç iyi, süreç elinizden gelenin en iyisi olacak. Sokmuşum sonuçlara.

Hiç yorum yok: